KESK, bakanlık önünde alternatif TİS masası kuracak

8'inci dönem TİS taleplerini kamuoyuna duyuran KESK, TİS talepleri için 30 ilde çalışma yürüteceklerini ve 1 Ağustos'ta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde olacaklarını açıkladı.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Ankara'da bulunan genel merkez binasında düzenlediği basın toplantısıyla 8'inci dönem toplu iş sözleşmesi (TİS) taleplerini açıkladı.
TİS sürecinin ancak şeffaf, katılımcı ve ortak akılla yürütülebileceğini vurgulayan KESK Eş Genel Başkanı Ahmet Karagöz, TİS talepleri için 30 ilde sahaya ineceklerini ifade etti.
16 Temmuz - 1 Ağustos tarihleri arasında sahadan aldıkları talepleri, 1 Ağustos 2025'te Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde kuracakları alternatif TİS masasında kamuoyuyla paylaşacaklarını söyleyen Karagöz, KESK'in 8. dönem TİS taleplerini şöyle sıraladı:
🔹"Gerçek bir toplu sözleşme düzeni grev hakkı olmadan düşünülemez. 12 Eylül rejiminin ürünü olan mevcut sistem, sendikal faaliyetleri göstermelik hale getirmiştir. Bu nedenle grev hakkı anayasal güvence altına alınmalıdır.
🔹Kamuda istihdam edilen yüz binlerce sözleşmeli ve güvencesiz emekçi, geleceğini kaygıyla izlemektedir. Kadrolu, güvenceli istihdam derhal sağlanmalıdır.
🔹Kamu çalışanlarının maaşını oluşturan ek ve yan ödemeler temel ücrete dâhil edilmeli, emeklilikte sefalet ücretine mahkum edilen kamu emekçilerine insanca bir yaşam hakkı tanınmalıdır.
🔹Liyakati ve hakkaniyeti yok sayan mülakat uygulaması, yandaş kadrolaşmanın bir aracı haline gelmiştir. Tüm kamu atamaları, şeffaf, eşit ve yazılı sınava dayalı bir sistemle gerçekleştirilmelidir.
🔹Ücretliler üzerindeki ağır vergi yükü sürdürülemez hale gelmiştir. Dolaylı vergiler azaltılmalı, artan oranlı gelir vergisi sistemi adil biçimde yeniden düzenlenmelidir.
🔹Emekçilerin gerçek temsilini engelleyen ve kamu sendikacılığını etkisizleştiren 4688 sayılı yasa, kamu emekçilerinin talepleri doğrultusunda demokratik ve özgürlükçü bir anlayışla yeniden yazılmalıdır.
🔹Unvan, kadro ya da hizmet sınıfı ayrımı yapılmaksızın, 1. dereceye ulaşmış tüm kamu emekçilerine 3600 ek gösterge hakkı tanınmalıdır. Bu düzenleme, hem çalışırken hem de emeklilikte mali haklarda iyileşme sağlayacak, adaletsizliklerin giderilmesi yolunda önemli bir adım olacaktır.
🔹Tüm kamu emekçileri en az yoksulluk sınırının üzerinde bir ücret almalıdır."