1 Ağustos 2025 Cuma

BİRTEK-SEN: Tekstil işçileri patronlarla aynı gemide değil

BİRTEK-SEN, tekstil sektöründeki krizin derinleştiğini ve bedelini işçilerin ödediğini belirtti. Patronların kriz bahanesiyle işçileri işten attığını, hükümetten ise teşvik alarak neredeyse sıfır maliyetle üretim yaparak karına kar kattığına işaret edilen raporda, "İşçilerle patronlar aynı gemide değil. Patronlar bu krizden karlarını koruyarak çıkmanın yollarını ararken, işçiler açlık ve çaresizlikle baş başa bırakılıyor" diye vurgulandı.

Birleşik Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN), tekstil sektörüne ilişkin hazırladığı 17 sayfalık raporu kamuoyuyla paylaştı.

BİRTEK-SEN binasında yapılan açıklamada raporu açıklayan sendika Genel Başkanı Mehmet Türkmen, tekstil sektöründe yaşanan krizin yükünü patronlar değil, işçilerin sırtlandığını söyledi. Tekstil işçilerinin düşük ücretli ve en kötü koşullarda çalışmaya zorlandığına işaret eden Türkmen, işçilerin insanca çalışma koşullarına kavuşabilmesi için sendikal örgütlenme önündeki engellerin kaldırılması gerektiğini vurguladı, "İşçilerin sendika seçme ve grev hakkı fiilen tanınmalı" çağrısında bulundu.

Türkmen, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın kararıyla maden işçilerinin grevinin yasaklandığını da hatırlatarak, "Bu sadece maden işçilerini değil, tüm işçi sınıfını ilgilendiren bir hak gasbıdır" değerlendirmesinde bulundu.

TEŞVİKLERLE ÜRETİM SÜRDÜ, İŞÇİLER İŞTEN ATILDI
Türkmen, tekstil sektöründeki patronların, birkaç yıldır yaşanan daralma ve kısmi üretim düşüşü ve buna bağlı olarak Mısır başta olmak üzere yatırımların farklı ülkelere kayıyor olmasını, hükümetten yeni teşvikler koparma, işçileri daha düşük ücretle, daha ağır koşullarda çalışmaya zorlamak için tehdit unsuru olarak kullandığını vurguladı. Daralma bahanesiyle onbinlerce işçinin işten atıldığını hatırlatan Türkmen, patronların üretimlerini kamu desteği ve teşviklerle sürdürdüğünü vurguladı.

"Patronlar sıfıra yakın maliyetle üretim yapabiliyor. Kriz bahanesiyle daha fazla teşvik istiyorlar. Oysa işçilerin hayatı altüst oldu" diyen Türkmen'e göre, sektörde yaşananlar bugüne kadar patronlar ve onların sözcülüğünü yapan sarı sendikalar eliyle yaratıldı.

Sömürü düzenine itiraz amacıyla hazırlanan raporda, "Patronların daha fazla sefalet ve kölelik dayatmasını kabul etmiyoruz. Bu krizin faturasını patronlar değil, işçiler ödüyor" denildi.

'Dört başlıkta krize çözüm'
Tekstil sektöründeki krizden en çok işçilerin etkilendiğine dikkat çeken Türkmen, şu talepleri sıraladı:
" Tekstil sektöründe kıdem tazminatı fiilen ortadan kalkmış durumda. İşçiler ya hiç tazminat alamıyor ya da çok düşük teklifler dayatılıyor. Tazminat hakkını kabul etmeyenler "kod" ile tazminatsız işten çıkarılıyor. Her ne gerekçeyle olursa olsun işten çıkarılan işçiye kıdem ve ihbar tazminatı aynı gün ödenmeli.
 İşsizlik fonunun büyük bölümü patronlara teşvik olarak aktarılıyor. Oysa işsiz kalan işçilerin sadece yüzde 10'u bu fondan yararlanabiliyor. Fonun amacı dışında kullanılmasına son verilmeli, geçmişte aktarılan kaynaklar patronlardan geri alınmalı ve fon sadece işsiz işçiler için kullanılmalı.
 İşkolu barajı, yetki itirazları gibi engeller kaldırılmalı. Grev ve sendika hakkı fiilen kullanılabilir hale gelmeli.
 Özellikle 'ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırılık' anlamına gelen 29. Kod, işçilerin hak gaspında bir silaha dönüşmüş durumda. Kodlarla işten çıkarmaların önüne geçilmeli, sendikal nedenlerle işten çıkarmalar yasaklanmalı."

'İŞÇİLERLE PATRONLAR AYNI GEMİDE DEĞİL'
İşçilerin örgütlü mücadelesinin krizden çıkışın tek yolu olduğunu vurgulayan Türkmen, "İşçilerle patronlar aynı gemide değil. Patronlar bu krizden karlarını koruyarak çıkmanın yollarını ararken, işçiler açlık ve çaresizlikle baş başa bırakılıyor" diye vurguladı.

Sonbaharda dört temel taleple daha geniş kapsamlı bir kampanya başlatacaklarını açıklayan Türkmen, bu talepleri Meclis ve kamuoyunda daha görünür hale getirmeyi hedeflediklerini belirtti.