12 Ağustos 2025 Salı

Ankara'da kadın cinayetlerine karşı eylem

Ankara'da kadınlar, Ankara Kadın Platformu'nun çağrısı ile kadın cinayetlerine karşı Kolej Metro'da toplanarak Sakarya Caddesi'ne yürüdü. Kadın cinayetlerinin münferit değil politik olduğunu vurgulayan kadınlar, cezasızlık son bulana kadar sokaklarda olacaklarını dile getirdi.

Ankara'da kadınlar, Ankara Kadın Platformu'nun çağrısı ile kadın cinayetlerine karşı Kolej Metro'da toplandı.

"Yaşam zinciri" oluşturan kadınlar sık sık "Aile değil kadınız, isyandayız", "Batsın, batsın, aile yılınız batsın", "Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz!", "Gelsin baba, gelsin koca, gelsin devlet, gelsin jop, inadına isyan, inadına özgürlük" sloganları attı. Ardından kadınlar Sakarya Caddesi'ne yürüdü.

Kadınların eylemine caddedeki kadınlar alkışlarıyla destek verdi. Kadınlar, hava karardıktan sonra yürüyüşlerine telefonlarının fenerlerini yakarak devam etti. Sakarya Caddesi'nde basın açıklaması yapıldı.

'MÜNFERİT DEĞİL POLİTİKTİR'
Türkiye'de kadınların sistematik olarak öldürüldüğü belirtilen açıklamada, "Bu katliamlar, erkek egemen devletin göz yummasıyla büyüyen bir suç düzenidir. Kadın cinayetleri 'münferit' değil, politiktir. Çünkü failin bıçağını bileyen, namlusunu dolduran yalnızca bireysel öfke değil; ona cesaret veren cezasızlık politikalarıdır" denildi.

İktidara, İstanbul Sözleşmesi'ne geri dönülmesi, 6284'ün etkin uygulanması çağrısı yapılan açıklamada, "Kadınlar; sokakta, evde, işte özgürce ve güvenle yaşayana kadar; İstanbul Sözleşmesi yeniden yürürlüğe girene kadar; erkek şiddeti 'indirim' ve 'iyi hal' ile ödüllendirilmekten çıkana kadar sokaklardayız" ifadeleri kullanıldı.

'KADIN CİNAYETLERİ AİLE İÇİNDE YAŞANIYOR'
2025'in "Aile Yılı" ilan edildiğine dikkat çekilen açıklamada, kadın cinayetlerinin büyük kısmının "aile" içinde yaşandığı dile getirildi. "'Aile Yılı' söylemi, kadınları ve çocukları koruyan yasaları güçlendirmek yerine; aile içindeki otoriteyi kutsayan bir politik kalkan haline gelmiştir. Oysa çocukların en çok öldürüldüğü yer, çoğu zaman o 'kutsal aile'nin içidir" denilen açıklamada, erkek egemen devlete, LGBTİ+lara dönük nefret politikalarına karşı sessiz kalınmayacağı kaydedildi.

'İSYANDAYIZ'
Açıklama, şöyle devam etti: "Son bir haftada yaşanan cinayetler, kadınların yaşam hakkının sistematik bir tehdit altında olduğunu bir kez daha göstermektedir. İktidarın kadın düşmanı politikaları ve cezasızlık kültürü, bu vahşetin temelini oluşturmaktadır. Kadın cinayetleri bireysel değil, politik bir sorundur. Ve bu sorunu çözmekle yükümlü olan tüm sorumluları derhal göreve çağırıyoruz! Saliha, Tuğba, Sinem, Rojin, Gülistan, İkbal, Ayşenur, Narin ve niceleri… Bu isimler birer istatistik değil, birer yaşam. Bizi susturmaya çalışanlara buradan sesleniyoruz: İsyandayız!"