17 ağaç kesimi için izin alınıp doğa katliamı yapılmak isteniyor

Kaş'ta 95,5 hektarlık orman ve tarım arazisinin bulunduğu alana verilen mermer ocağı ruhsatının iptali için açılan dava için yapılan bilirkişi keşfinde halk, mermer ocağının iptalini istedi. Bilirkişi keşfinde, şirketin 17 ağaç için kesim izni alınacağı, ama doğa katliamı yapılacağı belirtildi.
Antalya'nın Kaş ilçesinin Demre sınırına yakın olan Demre Çayı havzasınında yer aldığı Gökçeyazı Mahallesi İncir Ağacı mevkisinde mermer ocağı açılması planlanıyor. 24,3 hektarlık alanda yapılacağı belirtilen mermer ocağına verilen ‘ÇED gerekli değildir' kararına karşı Kaş Çevre ve Kültür Derneği ile köylüler tarafından Antalya 3'üncü İdare Mahkemesi'ne açılan dava kapsamında bilirkişi keşfi yapıldı.
Davanın avukatı Tuncay Koç, "Firmanın proje tanıtım dosyasında sahada 17 kızılçam ağacının kesileceği belirtilmiş ama bugün keşifte gördük ki 24,3 hektarlık alanın 21 dönümü tamamen ormanlık. 17 ağacın kesileceği yanlış bir bilgi. O sahada binlerce ağaç var" dedi.
Kaş Çevre ve Kültür Derneği Başkanı Ahmet Akoy, mermer ocağı faaliyete geçtiğinde Gökçeyazı Mahallesi'nin geçim kaynağı olan tarım, hayvancılık, ormancılık faaliyetlerinin zarar göreceğini ifade etti. Akoy, "En önemlisi, mermer ocağının faaliyette olduğu Belenli Mahallemizdeki gibi oluşan tozlaşma sebebiyle insanımız sağlığını kaybedecektir. Kaş, Türkiye'nin en önemli turizm noktalarından biridir. Mermer ocağı açılmak istenen alanın çevresi, Likya kültür mirasına ait yüzlerce arkeolojik alanla dolu bir açık hava müzesidir. Böyle bir tarihi zenginliği katma değeri olmayan mermer, taş için tahrip etmek Kaş'ın zenginliklerini anlamamak, bilmemektir" diye konuştu.
Akoy, "Bilirkişi keşfi, Kaş'tan ve Gökçeyazı Mahallesi'nden gelen vatandaşlarımızın katılımıyla tamamlandı. Alanın neredeyse tamamının pıynar, meşe, sandal ağaçlarından oluştuğunu, ruhsat alanı içinde tarım alanlarının bulunduğunu, köyde aktif tarım, hayvancılık, arıcılık, ormancılık faaliyetleri yapıldığını heyete gösterdik" dedi.
Akoy, bölgede fotoğrafladıkları arkeolojik alanların tescili için Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu'na müracaatta bulunduklarını da belirtti.