Üniversite öğrencileri: Denizlerin yolunda devrime yürüme zamanı
Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ın idam edilişinin yıldönümü nedneiyle Beyazıt meydanında toplanan üniveriste öğrencileri, Denizlerin cüretini kuşanmanın ve Denizlerin açtığı yoldan devrime yürümenin şimdi tam zamanı olduğunu ifade etti.
Üniversite öğrencileri, 6 Mayıs 1972'de idam edilen devrimci önderler Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ı Beyazıt Meydanında andı. Açıklamada, Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin'in fotografları, "Denizden nehire özgür Filistin'e", "Denizlere sözümüz devrim olacak", "Yaşasın devrim ve sosyalizm", "Denizlerden Mazlumlara sürüyor, sürecek mücadelemiz" dövizleri taşındı.
Devrimci önderlerin silüetinin olduğu pankartla üniversiteden yürüyüş yaparak meydana gelen öğrenciler, "Deniz, Yusuf, İnan savaşa devam", "Kahrolsun faşizm, yaşasın mücadelemiz" sloganları attı.
Öğrenciler adına basın metnini okuyan Alper Burak Tayhan, "Sermaye egemenliği Denizleşen gençliği gördükçe, o derin korkuyu tekrardan yaşıyor ve faşist baskılarını arttırıyor. Ama ne olursa olsun, Denizlerin kavga ruhu biz üniversiteli gençliğin, liseli gençliğin, işçi-işsiz gençliğin ruhuna ve sokaktaki mücadelemize, eylemlerimize yansıyor" dedi.
'DİRENİŞ GELENEĞİ BIRAKTILAR'
Deniz, Yusuf ve Hüseyin'in devrim tarihini değiştirdiğini ve düzenin parlamentarizmin barikatını yıktığını ifade eden Tayhan, "Genç önderlerimiz, yarattıkları mücadele ateşi ile bu barikatları yaktılar, yıktılar. Buzu kırdılar, yolu açtılar ve kendilerinden sonraki gelecek tüm kuşaklara, biz öğrenci gençliğe bir mücadele mirası bıraktılar" diye kaydetti.
Tayhan, 60'lı yılların grev, direniş, işçi ve öğrenci eylemlerile yarattığı düzeye dikkat çekerek, gençlik hareketinin İstanbul üniversitesi'nde, ODTÜ'de ve daha birçok üniversitede demokratik üniversite talepleri için boykotlardan işgallere kadar mücadeleyi büyüttüğünü belirtiti.
'FİLİSTİN MÜCADELESİNİ SAHİPLENDİLER'
"Denizler akademizmin dar sınırlarını aşmayı başararak; kampüsleri sokaklarla, öğrenci gençlik mücadelesini sınıf bilinciyle ve işçi mücadelesiyle buluşturmayı başardılar. 6. Filo'yu denize dökerek; anti-emperyalist eylemler örgütlediler. Grevlerde işçi sınıfı ile, tarla işgallerinde köylü ile dayanışmayı ördüler. ABD emperyalizminin ve İsrail siyonizminin işgali altındaki Filistin topraklarında Filistin halkıyla omuz omuza enternasyonal dayanışmayı büyüttüler" diyen Tahyan, devrimci önderler için tüm insanlık için mücadele etmenin örneği olduğnu söyledi.
'DEVRİMCİ DAYANIŞMAYI YARATTILAR'
"Öğrenci hareketi liderliğinden devrimin liderliğine kadar uzanan yolda, Denizlerin bu liderliği almaları ve kavgalarının tarihe yazılması onların sistem içi mücadeleyi bir kenara itmeleriyle oldu" diyen Tayhan, "Devrim yapmaktan geliyorum" diyen ve zindanlardan çıkar çıkmaz eylemlere koşan bir kararlılıkla mücadele ettiklerini belirtti.
Mahir Çayan, Cihan Alptekin ve onlarca devrimicnin Denizlerin idam kararını iptal ettirebilmek için devrimci dayanışmanın en güzel örneklerini yarattığını kaydeden Tayhan, önemli olanın çok yaşamak değil, yaşanılan sürede büyük şeyler yapmak olduğunu tarihin sayfalarına yazarak ölümsüzleştiklerini ifade etti.
GENÇLİK DENİZLERİN YOLUNDA, BARİKAT BAŞINDA
21. yüzyılda kapitalizmin baskına rağmen gençliğin direnişinin devam ettiğini kaydeden Tayhan, "19 Mart'ta ilk barikat, tam burada, Denizlerin üniversitesi önünde aşıldı. Ardından bir fişek gibi ülkenin dört bir yanını sardı ve sokağa çağırdı. Tüm bu süreçte kampüslerde forumlar ve boykotlar, sokaklarda yürüyüşler ve eylemler, işçi sınıfı ile dayanışmalar ördük" dedi.
"Faşizm tekrar ve tekrar o günden daha büyük çelişkiler yaratarak, yeni Denizleri yetiştiriyor. Denizleri unutturmaya, mücadelelerini gençlik hevesi, romantizm olarak göstermeye çalışanlara karşı biz öğrenci gençlik, Denizlerin devrime feda ettikleri yaşamlarının ve cüretli mücadelelerinin daima yolumuzu aydınlattığını söylüyoruz" diyen Tayhan, Denizlerin cüretini kuşanmanın ve Denizlerin açtığı yoldan devrime yürümenin zamanı olduğunu ifade etti.
'DENİZLERİN OKULUNDA YIKTIK İLK BARİKATI'
Daha sonra öğrenciler adına konuşan Cevher Elçi, devrimci önderlerin fikirlerinin bugün gençliğin bilincinde yeşerdiğini kaydetti. "Tam burada, 19 Mart'ta Denizlerden miraz aldığımız direniş ruhuyla irademizi gasp eden, bizi geleceksizliğe mahkum eden düzenin barikatlarını yıktık" dedi.
"Sarayla, emperyalizmle, faşizmle ve bu çürümüş düzenle olan mücadelemizi üniversitelerden sokaklara taşıdık" diyen Elçi, devrimci önderlerin direniş geleneğini büyütmeye devam edeceklerini belirtti.
Daha sonra Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ın idam edilmeden önce ailelerine yazdığı mektuplar okundu.
'DEVRİMCİ TUTSAKLARA ÖZGÜRLÜK'
Son olarak üniveriste öğrencileri adına konuşan Merve Yeşiova, Denizleri nmak için Beyazıt Meydanında buluşmanın önemine vurgu yaptı. "Denizler bu kampüsten çıkarak mücadeleyi Türkiye ve Kürditan sokaklarına yaydı. Mücadeleyi akademinin dar sınırlarından çıkararak toplumsal bir mücadeleye dönüşütrdüler" diyen Yeşilova, Denizlerin 68 devrimci kopuşunu yarattığını kaydetti.
"Bizler onların devamcısı olarak sokakları dolduruyoruz" diyen Yeşiolava, tutsak öğrencilere vurgu yaptı. 19 Mart halk ayaklanmasından bu yana öğrenci gençlik mücadelesinin işçi sınıfının mücadelesiyle buluşturan, Taksim iradesine sahip çıkan devrimcilerin tutsak olduğunu belirten Yeşilova, tutsakların serbest bırakılmasını istedi.